Peugeot, 2009’dan beri SUV konusunda liderliğini ortaya koyuyor. Peugeot, Ekim ayında düzenlenecek olan Paris Otomobil Fuarı’nda sergileyeceği yeni konsepti Quartz ile yeni üst gam sportif model kavramını vitrine çıkarıyor ve segment vizyonunu yeniliyor.
Quartz, doruk noktasına varmış yeni SUV konsepti ile Peugeot’nun yüksek performanslı versiyonlarının dünyasını bir araya getiriyor.
Bazalt taşı, dijital dokuma ile elde edilen özel kumaş, eskitilmiş deri gibi yenilikçi malzemeleri ve çarpıcı tasarımı sayesinde öne çıkan sportiflik aracın gerek dışında gerekse iç mekanında benzersiz bir şekilde hayata geçiriliyor.
Quartz tamamen sürücüye adanmış olan bir i-Cockpit’ten oluşuyor. Bu kokpit, süspansiyon ayarı gibi donanımlarla PEUGEOT Sport tarafından geliştirilen 500 beygirlik güç ünitesinin kontrol altına alınmasını sağlıyor.
Ultra-sportif SUV
SUV karoser ile hatchback kabin tasarımını birleştiren Peugeot Quartz, ilk bakışta sağlam ve güçlü sportif tarzını ortaya koyuyor. 2,06m genişlikteki ön yüzü ve 3,05 m lastik genişliği üstün yol tutuşu niteliklerinden ipuçları veriyor. Maksimum verimlilik için farklı aydınlatma fonksiyonları LED optik modüllerden oluşuyor. Peugeot logosu damalı bir motifle süslenen panjurun merkezinde yer alıyor.
Profilden bakıldığında, çizgiler aracın tüm dinamizmini ifade ediyor. Continental lastikler giydirilmiş 23″ alüminyum jantlar geniş kavisli çamurluk yuvalarını dolduruyorlar. 4,50m uzunluğun maksimum şekilde yolculara tahsis edilmesi için dingil çıkıntıları son derece kısa. Bununla birlikte, hava beslemesini kolaylaştıran havalandırma ızgarasını taşıyan uzun kaput altında mekanik öncelikli bir yer kaplıyor.
Polikarbonat cam, karosere metal kemerlerle tespit ediliyor. Cam ışığı tutan son derece hassas çizgilerle işlendi. Bu işleme bütüne madeni bir görünüş verirken aracın siluetine de imza atıyor.
Arka çamurluğa doğru yönelen çizimi üzerinde, aerodinamik downforce kuvveti için iki spoiler camlı tavandan oluşuyor. Bunlar Quartz’ın iki rengi arasındaki ayrımı simgeleyen net kesim hattı üzerinde yer alıyorlar: Önde kaya kristalinden esinlenen madeni gri ve arka çamurluklardan itibaren kırmızı noktalı mat siyah renk hakim.
Aracın 23’’ jant kolları malzeme direnci dikkate alınarak hesaplanan minimum ölçülere kadar inceltildi. Kompozit malzemeden üretilen flaplar onları örtüyor. Estetiklerinin dışında, bunlar hava delikleri sayesinde aerodinamik akışı ve termik dirençlerini sağlamak üzere frenlerin maksimum ölçüde soğutulmasını sağlıyor.
İç mekanda yenilikçi malzemeler
Karşılıklı kapıların kelebek kanadı şeklinde açılması kabine girişi kolaylaştırıyor. Nitekim, orta direğin kaldırılması yeni bir üretim yönteminin kullanımı ile mümkün oldu. Quartz, EMP2 platform üzerine oturuyor. Hafifletmeye ilaveten, bu çözüm orta direğin oluşturduğu yapısal takviyenin kaldırılmasına izin veren mükemmel bir rijidite sağlıyor.
Dört yolcu olağanüstü bir deneyim yaşamak üzere açılır kapanır marşpiyeler sayesinde kabine biniyorlar. Gözleri ve elleriyle beklenmedik, doğal ve/veya geri dönüşümlü yeni malzemeleri keşfediyorlar.
Güç ve hafifliğin birlikteliği ile Quartz’ın sembolü olan bazalt taşı özellikle orta konsol için kullanıldı. Bu taş hava ile temas eden magmanın aniden soğumasıyla oluşuyor. Bazalt kullanılan diğer malzemelerle kontrast oluşturması için ham halde bırakıldı.
Quartz’da dijital dokuma ile elde edilen bir kumaş dünyada ilk kez kullanıldı. Kesim işlemi olmadığı için fire de olmuyor. Öte yandan, bu kumaş örneğin pet su şişeleri gibi plastik malzemelerin geri dönüşümünden elde edilen bir polyester iplik ile dokunuyor. İlave bir niteliği de, bu yöntem kalın parçaların üretilmesine de olanak veriyor, bu da malzemeye konforlu bir esneklik kazandırıyor ve dolayısıyla bugüne kadar kullanılan köpük malzemeleri kaldırma olanağı sağlıyor.
Deri de kabinde yerini buluyor. Sportif bir ambiyans için, zemin, direkler ve tavan siyah deriyle kaplanırken, koltuk minderleri ve sırtlıkları gibi bedenle temas halinde olan bölümler boz renkli deri ile kaplandı.
Sürücüye adanmış i-Cockpit
Kabinde, dört yolcunun her biri maksimum bir oturma alanı sunan birer koltuğa sahip. Nitekim, koltuk yapıları görünür ve geriye çekilebilir 4 noktalı bir kemerle donatıldı. Konfor için, deri kaplı koltuk minderleri ve sırtlıkları görünür şekilde bırakılan yapı üzerine hareketli olarak monte edildi.
Yüksek performansa direnç göstermesi için sıkıca bağlanan sürücü PEUGEOT i-Cockpit’le adeta bütünleşiyor. Maksimum etkinlik için, kompakt direksiyon simidi entegre kumandaları ile yarış modellerinden esinleniyor. Bir hareket tasarrufu içinde, sürücü sinyal lambalarına, farklı modlara ve vites değişikliklerine kumanda ediyor. Göz hizası gösterge paneli büyük boyutlu ve parametreleri ayarlanabilir bir ekrandan oluşuyor. Bu ekranın merkezinde, 45° eğimli bir polikarbonat bant derinlik efektiyle beraber ek bilgileri görüntülüyor.
Küçük direksiyon simidinin ve göz hizası ekranın iki yanında torpido paneli sürücüye dönük olarak toggle switches kumandalara rahat bir erişim sağlıyorlar. Bu kumandalardan biri aktive edildiğinde, sürücü optik fiber üzerinde bilgilerin akışını izliyor.
Sportif mekanik
Quartz konseptinin plastik tasarımı olağanüstü bir motor gerektiriyordu. Toplam 500hp güç üreten full-hybrid plug-in çekiş ünitesi bir termik motor ile iki elektrik motorundan oluşuyor.
Belirgin bombeli kaput PEUGEOT Sport tarafından geliştirilen 1.6L THP 270 motoru barındırıyor. 6 ileri otomatik vites kutusuyla eşleşen bu 4-silindirli benzinli motor 330 Nm tork ve dünyanın en iyileri arasında yaklaşık 170 bg/l’lik bir özgül güç üretiyor. Buna ilaveten, ön dingil 85 kW gücündeki bir elektrik motoruyla doğrudan motorize ediliyor. Bu elektrik motoru yavaşlama fazında 400V’luk aküyü şarj ediyor ve vites değişikliklerinde termik motora destek oluyor. Arka dingil de aracı arkadan itiş için 85 kW’lık bir elektrik motorunu taşıyor ve aynı şekilde akünün şarjına katkıda bulunuyor. Özel bir ESP gerek aracın dengesi için gerekse akünün şarj düzeyinin optimum yönetimi için fren gücünün dört tekerlek arasında dağılımını kontrol ediyor.
Bu grup sürücüye üç mod sunuyor. ZEV modunda, araç ev tipi prizlerden şarj edilebilen akü sayesinde sadece elektrik enerjisiyle 50 km’ye kadar yol kat edebiliyor. Yol modunda, sürüş konforunu arttırmak ve yavaşlama fazlarında akünün maksimum şarj edilmesini sağlamak üzere öndeki termik ve elektrik motorlar birlikte çalışıyorlar. Nihayet, Race modu şasinin ve kilitli mekanik diferansiyellerle donatılmış yürüyen aksamın azami şekilde değerlendirilmesi amacıyla üç motoru birlikte kullanıyor. Böylece, bu mimari her bir tekerleğin tutunmasına bağlı olarak torkun tekerlekler arasında dağıtılmasına olanak veriyor.
Bu motor grubunu tam olarak değerlendirmek için, Quartz özel bir Mc Pherson ön takımla ve elektrik motorunu da taşıyan çok salıncaklı bir arka dingil takımıyla donatıldı. Pnömatik süspansiyon ile zemin yüksekliği 300 ila 350 mm arasında otomatik olarak değişebiliyor. Bu fonksiyona optik yol okuma sistemiyle kumanda ediliyor. Navigasyon sistemiyle eşleştirilen kameralarla donatılan bu sistem yoldaki değişimlerin önceden algılanmasını sağlıyor.
Quartz konseptinde performans, sürüş hassasiyeti, sezgisellik özellikleri benzersiz bir keyif için bir araya geliyor. Peugeot, Quartz ile yeni üst gam sportif model kavramını vitrine çıkarıyor.