Skoda Yeti Test

Skoda! Skoda! ve Skoda! Sevgili okurlarım tekrar Skoda markasının bir modeli ile karşınızdayız. 2013’ün son çeyreği ve 2014 yılının ilk çeyreğine hızlı giren Skoda firması yenilediği ve makyajladığı otomobiller ile piyasada ki yerini arttırmakta ve her geçen gün adından daha fazla söz ettirmekte.

Skoda firmasının Crossover sınıfındaki temsilcisi “YETİ” modelinin makyajlanması sonrası ülkemizde satışa sunulmadan hemen önce gerçekleştirilen güzel bir lansmanına katıldık. Lansman öncesi tüm basın mensupları ile kahvelerimizi yudumlarken, Yüce Oto görevlilerinin güzel ilgisi ve sohbeti ortamı gayet sıcak tutmaya yetti, ardından güzel bir yemek sunulan lansmanda toplantı havasında geçen bir tanıtımı yapıldı SKODA Yetinin. Otomobilin ilk modelinden şuan ki modeline kadar tüm gelişim süreci ve ilerlemeleri gördük bu sayede. Ardından sırayla test araçlarımızı aldık ve testimize başladık.

Test yazıma başlamadan önce birkaç yorumda bulunmak isterim. Yeti farklı bir tasarım sunan ve farklı amaçlarını gerçekleştirmek isteyen müşterilere hitap eden farklı bir otomobil. İnsanlardan yorumlamalarını istediğimde minik bir arazi taşıtı diyen ve hayranlıkla bakanlar, geniş ve yüksek bir aile otomobili diyerek Anadolu’nun köy yollarının tozunu attırmayı hayal edenler hatta camlı ve koltuklu lüks bir ticari araç diyenlerde oldu. Açıkcası bu kadar yorumdan sonra aslında araç hakkındaki kafamdaki düşüncemin ne kadar doğru olduğunu anladım. SKODA Yeti yılın yarısından şehirli diğer yarısında ise memleketinin tozlu yollarını arşınlayan, dağ tepe gezmeyi seven, gerektiğinde biraz eşya taşıyan ve minimum maliyete maksimum faydayı lüks bir şekilde almak isteyen çekirdek aileler için biçilmiş kaftan! Sakın yanlış anlamayın 21 yaşında ve önceliği spor otomobil olan bir genç otomobil tutkunu olarak ben; kırmızı, siyah tavanlı, cam tavanlı, bi-xenon’lu ve opsiyon listesindeki piano siyahı jant seçimiyle SKODA Yeti’ye sahip olmak isterim…

Test ve inceleme yazıma başlıyorum izninizle; görünüm olarak ana hatları korunan Yeti modelinde iddaalı değişiklikler yapılmış. Bu makyaj Octavia modelinin getirdiği yeniliklerin sırayla tüm modellere uygulandığınında bir göstergesi aslında. Şuan Yeti modeli şehir için kullanıma özel city adı verilen bir model olarak ve ayrıca daha sportif hatlara sahip Greenline ismiyle 2 farklı şekilde ve 3 adet “Active”, “Ambition” ve “Elegance” donanımlarıyla şekillenmekte.

Ön tarafta farlar daha sportif bir şekilde tasarlanmışlar ve eski kasasındaki büyük ve yüksek konumlandırılmış sis farları tamponun alt tarafına alınmış. Yeni SKODA felsefesinin tüm etkilerini yansıtan ön yüzde yeni logo ve dikine tasarlanmış ızgara kullanılmakta. Agresif bir bakış atan ön tarafta gri renkli koruma çıtası sportifliği arttıran önemli bir unsur konumunda. Bi – xenon ön lambalara sahip modelin duruşu daha karekteristik bence. Octavia modelinden hatırlayacağımız ince çizgi halindeki Led gündüz farı ise tasarımı tamamlıyor.

Sonuçta geniş kapsamlı olsada otomobil sadece makyaj gördüğü için yan tarafta büyük değişiklikler yok, çünkü firmalar karosere müdahale etmeyi tercih etmiyorlar. Yan tarafta kullanılan siyah koruma çıtaları sportif tasarımı tamamlarken darbelere karşı korumada sağlamakta. Ayrıca nacizane önerim karartılmış arka ve yan cam opsiyonunu kesinlikle tercih etmeniz yönünce olucaktır. 16” ebadındaki “Forest” modeli jantlar bulunan test aracımızın yan taraftaki görünümü tamamlanıyordu. Opsiyon listesinde sunulan 17” ebadına sahip “Blossom” jantlarına bakmayı ihmal etmeyin.

Arka tarafta devam eden yeni SKODA felsefesine uygun yenilikler gözüme çarpmakta. Yeni logo ve yeni “C” tipi stoplar yenilenmiş. Ön tampondaki gri renkli koruma çıtasına arka tamponda da yer verilmiş ve genişletilerek sportif görünüm arttırılmış. Çift egzoz çıkışını çok beğendim, böyle bir şey beklemiyordum açıkcası ama keşke krom egzoz uçları opsiyon listesinde olsaydı…

ASFALTA BÜYÜK ADIMLARLA BASAN BİR OTOMOBİL SKODA YETİ

Otomobilin iç kısmına geçtiğimizde ise tavan yüksekliği açısından oldukça ferah ve yeterli iç hacimi sunan bir otomobil karşılıyor bizi. Ön konsolda makyaja bağlı olarak yenilenmiş ve hemen “Bolero” adı verilen ana ünite ortaya konumlandırılmış. Klima, ses sistemi ve park asistanı bu üniteden görüntülenmekte. Ana ünitenin kullanımı gayet rahat, sunduğu ses kalitesi güzel. Otomobil’in sunduğu ses kalitesi de başarılı olmakla beraber ses ayarlarından sesi biraz arka tarafa geçirdiğimizde ses kayboluyor iç hacmin genişliğinden dolayı…

Klima ünitesi ve diğer kullanılan tüm tuşlar markanın diğer araçlarından tanıdık. Kullanımları ve kalite hisleri gayet başarılı. Ön konsolda kullanılan plastiğin daha yumuşak olmasını tercih ederdim açıkcası, otomobiller sıfır olduğundan dolayı kesinlikle trim sesi duyulmamakta ama ilerleyen kilometrelerde neler olur bilemiyorum.

Yeni 3 kollu deri kaplı, fonksiyonel direksiyon simidi çok şık ve ele çok güzel oturuyor. Büyüklüğü ve tuşların konumları çok iyi. Derinlik ve yükseklik ayarı olması rahatlığınızı arttırmakta. Kadranlar Superb modelinden tanıdık gelmekte, beyaz ışıklandırması çok hoş ve okunulabilirlik güzel. Siyah tabanlı yol bilgisayarı rahat okunmakla beraber otomobil hakkında tüm bilgilere ulaşmamızı sağlıyor.

DSG vites topuzunun tasarımı gayet sade ve kaliteli olmakla beraber vites D konumundayken elinizin en ufak bir darbesi ile manuel konuma rahatça geçebiliyor. Kol dayamanın konumlandırması başarılı, içinde bulunan göz gayet geniş. El freni mekanik olarak tercih edilmiş ama yer çalmıyor kesinlikle, 2 adet içecek için bardaklık mevcut durumda. Konsoldaki kaplamalar Yeti tarzındaki bir araç için şık ve başarılı. Torpido gözünün biraz daha fazla geniş olmasını dilerdim açıkcası ama araçta “Simply Clever” tarzı hakim olduğu için çok fazla göz bulunmakta bu yüzden olumsuz eleştirim olumlu bir yöne dönüyor rahatlıkla.

Ön koltuklar gayet konforlu ve vücudunuz sarıyor, bel destek ayarı bile mevcut. Koltuk döşemeleri kaliteli tasarımları göz yormuyor. Cam tavanlı modeli test edemedik bunun için çok üzgünüm ama eminim ki iç mekana büyük bir hava katıyordur. Arka kısım otomobilin dışarıdan gösterdiği genişliği sunmuyor desem yalan olmaz çok fazla rahat ettiğimi söyleyemem, tamam 1.90 boyundayım ama koltukların arkalarını bagaja doğru yatırmama rağmen çok rahat edemedim. Ama orta uzunluklu yolculuklar için sorun teşkil etmiyor. Normal boyutlarda 3 kişi rahatlıkla seyahat edebilir. Koltuklaırn arkaya yatırılması hoş bir özellik ayrıca “VARIOFLEX” adı verilen koltuk hareket sistemi başarılı.

Otomobil’in kocaman bir bagaj kapağı var ve büyük bir bagajı mevcut, yükleme alanı gayet geniş, bagajda sunulan tüm aparatlar yüklemeye çok yardımcı oluyor, stepnenin yan tarafındaki boşlukların bile göz olarak kullanılması çok akıllıca.

Otomobil’in tüm görüş açıları gayet net, sürücü olarak tüm aynalar çok iyi bir şekilde size hizmet etmekte. Otomatik kararma ve katlanma özellikleri lüks ayrıntılar. Özellikle Yetinin yüksek bir araç olmasında kaynaklanan sürüş pozisyonunu çok sevdim. Yukardayım ve rahatım ayrıca otomobile çok güzel hakim hissedebiliyorum kendimi. Kabinde sadece rölanti halindeyken çok ufak motor sesi duyulmakta yolculuk esnasında normal sürüş devirlerinde kesinlikle yalıtım başarılı, yol seside duyulmayacak kadar az. 120 km/h sürat civarında ön kapılardan çok hafif rüzgar sesi almakta olsada kesinlikle rahatsız etmiyor.

Crossover sınıfında ilk kez sunulan çok büyük bir yenilik ve avantajla yollara düşecek olan Yeti, 1.6 lt TDI 105 ps’lik motorunu 7 ileri DSG şanzıman ile birleştiriyor. Bu mükemmel uyumu bu tarz bir araca ilk kez uygulayacak olan SKODA firması rakiplerine göre büyük bir avantaj elde etmiş durumda. DSG şanzımanın kalitesi konusunda kimsenin şüphesi yoktur eminim, sarsıntısız vites geçişleri, harika performansı, kısa vites aralıklarıyla sunduğu yakıt ekonomisi tartışmasız çok başarılı. 1.6 lt’lik TDI dizel ünite ise görevini gayet iyi yerine getiriyor ve gaz pedalına yarım bastığınızda bile istekli bir şekilde devirleniyor.

Yakıt tüketimi ise “0” km bir otomobil olmasına göre çok başarılı, Şehir içi yoğun trafik kullanımında 100 km’de 5.6 lt yakıt tüketen Yeti Otoyol ve Çevreyolu kullanımında 80 – 100 km’lik sabit hızlarda ise 4.4 lt’lik bir yakıt ortalaması sundu bizlere. Aracın daha rodajının yapılmamasını göz önüne aldığımızda bu oranların biraz daha düşeceğini öngörmek yanlış olmayacaktır.

SKODA Yeti’nin yerden yüksekliğini göz önüne aldığımızda yol tutuşu gayet başarılı. Virajlara istekli giriyor ve biraz kafadan kayma eğilimi göstersede “ESP” aracı hemen toparlıyor. Amortisörlerin sunduğu konfor başarılı, çukurlar kasisler olsun içinizde hissetmiyorsunuz gayet temiz bir şekilde absorbe ediliyor araç tarafından.

Sonuç olarak 1.6 TDI motora sahip 7 ileri DSG şanzımanlı opak kırmızı, siyah tavanlı, bi – xenon’lu ve cam tavanlı bir SKODA Yetiye sahip olmak isterdim. 4 litre yakıt ortalamasıyla her haftasonu arkadaşlarımla Anadolu’nun gizli kalmış her köşesini görmek çok zevkli olurdu… Siz değerli okuyucularım bu hayalimi sizler gerçekleştirebilirsiniz belki? Yada emekli olduğunuzda kendinizi bir Yeti ile ödüllendirebilir ege kıyılarına yada Karadeniz köylerine taşınabilirsiniz…

SKODA Yeti aslında tüm isteklere cevap verebilecek teknolojik yeniliklerle ve akıllıca çözümlerle bir araya getirilmiş bir otomobil olarak karşımızda. Otomobil piyasasının kızıştığı ve satışların bir nebze düştüğü bu günlerde SKODA firmasının yüzünü güldüreceğine inandığım bir otomobil…

Saygılarımla

Emirhan DERELİ