Avrupa’nın en çok tercih edilen elektrikli otomobili unvanını taşıyan yeni Renault ZOE’yi bu günlerde deneme imkanı buldum.

Renault ZOE’de, önceki neslin yumuşak hatlarının yerini dikkat çeken ve daha geniş oturma alanı sunan karakteristik bir tasarım alıyor. Tamamen yeniden tasarlanmış ön tamponda, krom detaylarla çevrelenmiş sis farları bulunuyor. Tamponun yeni şekli, ızgaradaki ve sis farlarının çevresindeki krom detaylarla aracın alt kısmına yepyeni bir görünüm kazandırıyor. Yeni ön difüzörler aracın hava akış sirkülasyonunu geliştiriyor. Bu durum, ZOE’nin aerodinamik özelliklerine önemli ölçüde katkı sağlıyor. Mavi bir hatla çevrelenmiş Renault elmas logosu, şarj soketini başarıyla gizliyor. ZOE’nin %100 LED farları, tüm yeni Renault modellerinin göz alıcı C şekline sahip.

Elektrikli araç teknolojisinin öncüsü Renault’nun, bu alandaki amiral gemisi ZOE’nin üçüncü nesli en hızlı şarj edilen elektrikli araç olma özelliği taşıyor. Mühendisliğinden montaj ve satış ağlarına kadar 30 binden fazla insanın emeğinin ürünü olan Renault ZOE, WLTP (Küresel Uyumlu Hafif Araç Test Prosedürü) döngüsünde 395 kilometreye kadar menzil ve doğru akımla (DC) şarj edilebilen 52 kWh batarya sayesinde daha kısa şarj süresi sunuyor. Elektrikli mobilite alanında Renault Grubu’nun 10 yılı aşkın deneyiminin bir ürünü olan otomobil 80 kW motoruyla sürüş keyfini artırırken; Mod B, e-shifter, auto-hold fonksiyonlu elektrikli park freni, kablosuz şarj ünitesi gibi yenilikleri de bünyesinde bulunduruyor. Sürücünün fren pedalı kullanmasına neredeyse hiç ihtiyaç bırakmayan Mod B sürücünün gaz pedalından ayağını çektiğinde aracın yavaşlamasını sağlarken, farklı sürüş modları için mekanik vites kolunun yerini e-shifter alıyor. Elektrikli araç pazarında referans noktası olan ZOE %100 elektrikli motorunun yanında çevre dostu malzemelerden üretilen yolcu bölmesindeki görünür parçalar dahil %100 geri dönüştürülmüş sentetik malzemeler kullanılmış. Sınıfının en geniş arka koltuk alanına sahip otomobil, 338 litrelik geniş bir bagaj hacmini de kullanıcısıyla buluşturuyor. Sonuç olarak. Size en yakın Renault satış noktasına giderek bu keyifli otomobili görmenizi, dokunmanızı ve kullanmanızı tavsiye ederim.