İlk sürüş, ilk izlenimler, ilk detaylar, bu günlerde Peugeot Türkiye davetlisi olarak Gaziantep’te düzenlenen Yeni Peugeot Rifter lansmanına katıldık, hafif ticari araç sınıfında kuralları değiştiren detaylar üreten marka’nın en güncel en özgün Peugeot tasarım kadlarını taşıyan, modeli olan Rifter’i deneyimledik.
Dış Tasarım
Yeni Rifter güçlü duruşu ve incelikli detaylara sahip gösterişli dış tasarıma sahip, zarif tasarımıyla öne çıkan Rifter, ilk bakışta etkileyici modern ve geleceğe yönelik yeni nesil tasarıma sahip olduğunu belli ediyor. Yeni tasarım diline uygun, müşterilerin isteklerine göre yeniden yorumlanan dinamik ve şık güçlü ön tasarım diğer Peugeot modellerinde olduğu gibi Aslan logosu dikey olarak ön ızgaranın ortasında konumlandırılmış, Aslan pencesinden esinlenen ön lambalar ve ön lambaların ortasından LED destekli gündüz lambaları Rifter’in güçlü duruşuna katkı sağlıyor. Yan profilden bakıldığında, dengeli hatlar aracın dinamizmini sergiliyor. Derin çizgilere sahip olan omuz çizgisi ön tekerleklerin bitiminden başlayıp arka bölümdeki stop lambalarına kadar uzanıyor. Markanın imzası niteliğinde olan üç pençe şeklinde stop lambaları ise bagaj kapağının yan kısımlarından başlayıp orta bölümündeki marka logosuna kadar uzanan sofistike bir tasarıma sahip.
İç Tasarım
Yeni Peugeot Rifter’in hafif ticari araç sınıfında kaliteli malzemelerle üretilen iç mekanı, tasarımı ve üst düzey kalite algısıyla tamamen yeni bir dünyanın kapılarını aralıyor. Gösterişli ve futuristik yapısıyla ön konsol hemen dikkat çekiyor. Bünyesinde barındırdığı ileri teknolojiyi görselliğiyle vurgulayan yeni nesil Peugeot i-Cockpit® hafif ticari araç dünyasındaki kokpit algısında tamamen yeni bir sayfa açıyor. Tamamen sürücü odaklı tasarlanan ve dikkat dağıtmadan keyifli bir sürüş gerçekleştirmesini sağlayan Peugeot i-Cockpit® kullanıcısını yüksek teknoloji ile baş başa bırakıyor. Daha kompakt bir boyuta sahip olan direksiyon iki kollu tasarımıyla sürücüye optimum görüş alanı sunarken aynı zamanda maksimum diz mesafesi sağlıyor. Kaliteli malzemelerle üretilen kokpitte; belirli donanım seviyesinden itibaren deri, krom eklentiler ve parlak siyah yüzeyler gibi detaylarıyla kalite algısını yükseltiyor ve görsel bir şöleni beraberinde getiriyor. 8 inç büyüklüğündeki dokunmatik ekran orta konsola adeta bir tablet entegre edildiği izlenimini uyandırırken, bünyesinde barındırdığı teknolojik altyapıyla kullanım kolaylığı ve pratikliğini beraberinde getiriyor. Sistem üzerinden radyo, iklimlendirme paneli, navigasyon, araç özellikleri, telefon ve mobil uygulamalar olmak üzere temel fonksiyonlara doğrudan erişim sağlıyor. Yükseltilmiş gösterge paneli yüksek çözünürlüklü ekranıyla futuristik bir görünüm sunarken kişiselleştirme imkanıyla sürücünün ihtiyaç duyacağı her şeyi doğrudan görüş hizasına getirerek fonksiyonelliği ve sürüş güvenliğini destekliyor. Zenith cam tavan aracın bütün havasını değiştiriyor,daha lüks, daha ferah yolculuklar için ideal, 7 farklı ton da aydınlatan gece sürüşlerinde ise aracın iç aydınlatması boylamasına bütün tavanı kaplıyor, farklı dünyaların kapısını aralıyor desek yeridir. Çok yönlü koltuklar aracın modüler yapısını destekliyor. Magic flat koltuklar, 3.500 lt yükleme hacmi, 186 litre saklama alanı, 2.700 mm yükleme uzunluğu ile sınıfında rakipsiz diyebilirim.
Performans
Yeni Peugeot Rifter ‘Aslan’ sürüş deneyimi bakımından kendini kanıtlamış köklü bir marka. Hangi sınıfta olursa olsun, markanın mühendisleri tarafından geliştirilen otomobiller üstün sürüş keyfiyle haklı bir üne sahip. Konu hafif ticari araç olduğunda da markanın sunmuş olduğu sürüş keyfi bu geleneği bozmuyor. Genelde bu sınıf araçlarda stil sürüş keyfinin önüne geçebiliyor. Yerden yüksek yapı, yüksek sürüş pozisyonu, yüksek ağırlık merkezi gibi sınıfa has özellikler sürüş keyfini gölgeleyebiliyor. Ancak yeni Peugeot Rifter henüz ilk sürüş anından itibaren büyüsünü hissettiriyor. Kusursuz yol tutuş, hassas çalışan ve yüksek tepkili direksiyon ve atak olduğu kadar güvenli sürüş hissi… her şey olması gerektiği gibi. Peugeot Rifter test aracımızda kullanılan 1.499cc sıralı 4 silindirli yeni nesil turbo dizel motorun görev yaptığı test aracımız 3750 d/d’de 130 hp güç, 1750 d/d’de 300 Nm tork üretiyor. 8 kademeli EAT8 tam otomatik şanzımanla gücünü ön tekerlere ileten Rifter, 10.8 saniyede 100 km/s hıza ulaşıp, maksimum 181 km/s hıza çıkabiliyor. İdeal yol tutuşa sahip ters Mc Pherson tipi bağımsız tekerlekli dingil, helezon yaylar, amortisörler ve viraj çubuğu, arka esnek travers, amortisör süspansiyon sistemi çok başarılı, her devri torklu ve atak olan motorun ivmelenme istekli. 8 kademeli tam otomatik şanzıman ile motorun uyumu ise gayet başarılı, vites geçişleri sarsıntısız ve performans istediğiniz zamanda gayet devirli. Yol tutuş, frenler, hissiyat konusunda ise Peugeot Rifter iddaasından vazgeçmiyor ve bunu da gayet güzel ispatlıyor. Otomobil otoyol sürüşlerinde gayet stabil seyrederken, viraj kullanımında siz nereye isterseniz o yöne gayet sağlam adımlarla dönebilirken, dar şehir içi yollarında da kıvrak bir sürüş imkanı tanımakta. Ayrıca fren pedalına ayağınızı uzattığınız anda içini güvenle dolduran sağlamlıkta frenlere sahip. Bu kadar tok bir motor, hızlı şanzıman ve güven hissi sunan yol tutuşa sahip otomobil yeterli miktarda konfor sunuyor.
Peugeot Rifter 1.5 Blue HDi 130 hp EAT8 Teknik Özellikler
Motor özellikleri: 1499 litre Euro6.2 turbo dizel motor
çıkış/bg/devir : 3750 dev/dak’da 130 HP
tork/devir : 1750 dev/dak’da 300 Nm
Vites kutusu: 8 ileri EAT8 Tam Otomatik
Son hız: 181 km
Hızlanma 0-100 km/sa: 10.8 sn
Yakıt tüketimi (şehir içi) 4.7 lt/100 km
Yakıt tüketimi (şehir dışı) 4.3 lt/100 km
Yakıt tüketimi (kombine) 4.6 lt/100 km
CO2 emisyonu : 116 gr/km
Yeni Peugeot Rifter reklam filmine buradan ulaşabilirsiniz. https://youtu.be/rHVlEkc7WQ4